(gezi’ye, suruç’a)
bu köpekleri üç ayaklı bıraktılar
uzun uzun uzadı yollar
utandık iki ayaklı olmaktan
anlattılar tek fişekle anladık
aldatılmış beynimizdeki fare
kediler dokuz canlı değil
göğe baktırdılar her durakta gördük
minareler sana doğru, saraylar sana
güvercinler özgür değil
bu çocukları sırtlarından vurdular
anladık, sen büyüksün
kendine yardım et tanrım