direncin kaybolduğunda
bir nehre in
yüzünü yıka
kaç taş attığını sayma
sudaki izine
seni buraya ne getirdi
uzunca düşün
alıp götürmez seni su
su gider
su hızlanır
su aralar seni senden
biraz da kaçmak değil mi sevda
su gibi çarpa çarpa
bulana bulana
durula durula
sızarak
damla damla
bakmadan ardına
bakmadan ardına
bakmadan
gitmek değil mi sevda
sen ki sulardan ayrılıp gelensin
ıslah etmez
vardığın yerde zaman ayracı seni
nasıl da büyütürsün
gözlerindeki yılları
düşerse bir yaprak
onda sulara kapılırsın
vardığın sahil bir deniz başlangıcıdır
dönüşü kayalarda kalmış
vura vura kendini yıpratmış
canına susamış bir iz hepsi
bir o kalmış
yüzünde kurumuş suyla kalkıyorsun yerinden
kurtulmamışsın bir nebze olsun kederinden
susuyorsun susuyorsun
çok susuyorsun
.
sonra söz veriyorum kendime
tutamayacağımı bile bile